Reklamı Geç
YAZARLAR
Tarih Haykırıyor, Ayasofya Bizi Çağırıyor
Sümeyra GÜLER ÖZSOY- Psikoterapist / Psikolojik Danışman
20 Temmuz 2020 - Pazartesi 17:40

Tarih Haykırıyor, Ayasofya Bizi Çağırıyor

   Her başağa ekmek olmak nasip olmaz…  Kimileri ekmek olur sofraları süsler, şükre vesile eder. Kimileri ekmek olur isyankarın midesinde şekvaya gider. Kimileri ekmek olur hasta ellerin titremesinde cana can durur. Kimileri ise henüz sofraya gelemeden,  toprakla yeniden buluşur.

      Başaklar gibidir insanlar da. Doğar,  büyür ve ölür. Kimileri neden yaratıldığının sırrında bereketli bir ömre kıyam dururken kimileri ömürden ömür götürür. Bakmakla görmek arasındaki fark, yaşamakla ölmek arasındaki fark kadar aşikardır. Başağın başaklığı baki kalsa da, insanın insan olması şartlara bağlıdır. Geldim, yaşadım, insanım diyebilmek yürek ister. İnsanın insanlığını en çok kaybettiği bu asırda,  insan kalabilmek en büyük hüner.  

Her gün güneşi görmek, nefes almak, sabah uyanıp güne koşmak bir yaşam alameti olsa da yaşadığımızı anlamlandırmanın bir delili değildir aslında. Ne olduğunun nereye koştuğunun farkında değilsen sadece koşar durursun hiçbir yere gitmediğini fark etmeden. Gitmek için hedef, görmek için derinlik gerek. Etrafı duvarlarla çevrili bir yeri, yuvaya dönüştüren ona yüklenen anlam ve derinliğin  bir ifadesidir. Senin var oluş ifaden ne,  ey insan? Derinliğin ne ile kaim? Seni sen yapan bedenin ve isteklerin midir ruhuna hakim? Öyleyse neden yetmiyor mutlu olmana maddi zevklerin? Neden hala endişelisin? Bedenin ne istiyorsa yaptığın halde nedir bu huzursuzluk sebebin? Düşünmek, görmek ve anlamak için daha kaç güneşin üstüne doğması, kaç sabaha uyanman gerek? Hakiki insan olmak için bir düşün bakalım hangi manalar hangi hikmetler gerek.

İnsan, en mükemmel şekilde yaratılmış bir canlı iken, düşünmemek tüm donanımlarını israfla tüketmek değil de nedir? Hayata ve tüm varlığa hikmet nazarıyla bakabilmek insanda var olan kemale ulaşmaktır elbet. Birilerinin kuru dal dediğini, bir sanatkâr şaheser yapar. Sobada yakılıp geçilen kuru dallarla tefekkür eden bir Hak ehli,    cennete yol yapar. Mutlak Sanatkâr ise bizim kuru dal zannettiğimiz çubuklara yemyeşil meyveler takar. Baktığımız şeylerin ardındaki hakikati görmek için bilmenin kapısını çalmalı. Bizi düşünmekten alıkoyan tüm alışkanlıklarımıza dur diyerek tefekkür nazarına alışmalı. Oku diyen ayete mazhar olmak için okumalı, akletmeli ve de fark etmeli bu asrın insanı. Zira bindiğimiz dünya gemisi çok ihtişamlı. Her an her saniye bizi meşgul edecek kadar heyecanlı. Ama son durağa gelmenin gaflet şaşkınlığı çok çok acı. Sadece o ihtişama kapılmadan yolda olduğunu fark eden insan belirler nereye varacağını. İster cennet olur durağı  tüm sevdikleri ile duracağı. İsterse sonsuz bir pişmanlık olur daha dünyada iken çınlar kulağı.

Bizim de kulağımız çınlıyor. Tarih adeta haykırıyor. Kimilerinin dört duvar dediğine bizim ecdadımız Mabet diyor. Ayasofya bizi çağırıyor,  müslümanları yeniden dirilmeye davet ediyor. İçindeki sanata bakılarak sadece müze zannedenler için, sıradan bir camiye dönüşecek olan Ayasofya, ne müzedir ne de zihinlerde sıradanlaştırılmaya çalışılan bir yerdir. Ayasofya onu bilenlerin anlayacağı bir değerdir. Ayasofya ötelerden beri mü’minlerin  kalbine  fısıldayan müjdedir. Ayasofya bir sembol, Ayasofya tarihin cisimleşmiş halidir. Ayasofya,  bir devrim. Bu,  yenilmezliğe adım atan bir devrin en gür sesidir... Türkiye'nin yeniden dirilişi, İstanbul'un ikinci fethi. Selam Sana Asımın Nesli. Ve selam Ayasofya’da namaz kılmak isteyen tüm gönül sahipleri!

Adınız
Yorumunuz
Mehmet Akbulut - 21 Temmuz 2020  
Maşallah Sümeyra Hanım. Ve de âmin.

Cemal - 20 Temmuz 2020  
Kaleminize yüreğinize sağlık hocam. Duygularımızı satırlara dökmüşsünüz.


Diğer Yazıları

Fıtrata Açılan Savaşta, Hangi Cenahtasın?
“Katil” Şiddet Var Diye Bağırıyor!!!
Güvenli Liman BABA EVİ!
Kontrol Sevdalısı, Senariste de Karışır mı?
Aklın, Akıl ile Tuzakları
Buzlu Camlar Ötesinde, Görünmeyen Merhamet
Akrep ve Yelkovan Gölgesinde, Bir Han
Geri Gel Ey Vefa, Hasretine Fazla Dayanmaz Dünya!
2020 Gitti, Kabus Bitti mi ???
Aynalara Hapsolmak
Güzel Düşünmek ve Güzelleşmek
Kaybolmuşluklar Çıkmazı
Ruhumuza Ağır Gelen Sınırlar
İçinizdeki Sesler, Yolunuzu Belirler
Alışkanlıklar
Anda Kalıp, Öze Dönmek
Ruhumun Menzili
“BEN” Dediğin Kendini, Ne Kadar Tanımaktasın?
Anlara, Anlam Katmak!..
HER KARAR, BİR YOL AYRIMI
KIYAM Et Doğrul, KIYAM/ET gelmeden önce!
Yalnızlaş/TIRIL/AN TOPLUM
Uzaktan Eğitime Uzak mı Kalıyoruz?
Değişim, Çocuklardan Beklediğimiz Kadar Kolay mı?
Pandemi Eğitimlerinde Ebeveyn Olmak
Uzaktan Eğitimle, Kalbe Dokunmak!..
Pandemi Cinayetleri
Yüzleşmemiz Gereken Algı Oyunları
Benim Eleştirim, Neyi Eleştirdiğini Bilmeyenleredir
Ayıp Olur Korkusuna / Maske Zırhı
Sözcüklerimi Geri Verin, Emojiler Sizin Olsun!..
Dijital Savaş
Ahir Zaman Kahkahaları
HAYATI ŞEKİLLENDİREN TERCİHLER!
Şiddete Hayır! "Kadına Yönelik Şiddet" Söylemine de Hayır!..
bncmedyahaber.com Yazarı Sümeyra GÜLER ÖZSOY Kimdir?