Haber Detayı
25 Şubat 2023 - Cumartesi 08:09
 
DEPREM NOTLARI
Gazeteci, Yazar Suat Gün yazdı. "DEPREM NOTLARI"
GÜNDEM Haberi
DEPREM NOTLARI


DEPREM NOTLARI

 

Depremler yer sathını ileri- geri, sağa- sola, yukarı- aşağı yönde olmak üzere hoplatır. Bu hoplatma deli dananın üzerindeki kişiyi atması hareketinden daha fenadır. Deli dana nihayetinde sizi yere atar, deprem başınıza beton duvarları, apartmanı yıkar. Büyük hasar açar. Depremden sıfır hasarla çıkmak mümkün mü? Bunun mümkün olmadığını Japonya’da yaşanan depremlerden biliyoruz. Çünkü Japonya ve Japon yapıları depreme en hazırlıklı bina ve yapılardır. Deprem kaderse kaldı ki kaderdir, buna hazırlıklı olmak mecburiyetindeyiz.
 


Deprem hem can kaybı hem mal kaybı açısından çok yıkıcıdır. Yıllar boyu yapılmış yapıları, yolları, her şeyi mahveder. İşi sıfırdan yeniden başlarsınız.



Depremin Türkiye Cumhuriyetine maliyeti 35 ile 50 milyar dolar olacağı tahmin edilebilir. Bir kişinin depremden ölmesinin maliyeti 1 milyon 250 bin dolardır. Bu ölümün psikolojik sosyolojik hasarı hiçbir maddi rakamla ifade edilemez. Ne yazık ki, bu hasar Türkiye’nin kalkınmasını ve ilerlemesini 1 ile 2 puan yavaşlatacaktır. Gelecek dış yardımların bunun ne kadar azını karşılayacağı tahmin edilebilir. Bu meselenin aşılmasında esas motor gücü kendi halkımız ve kendi milletimizdir.



Gene bu deprem felaketinde gördük ki başta İslam ülkeleri olmak üzere yardımsever milletler imdadımıza koştu. Bunda bizim dış yardımlara verdiğimiz önemin faydası çoktur. Ne ekersen onu biçiyorsun.



Deprem en kötü şartlarda olmuştur. 1. Kara kış, dondurucu soğuk, 2. İnsanlar gece 04:17’de evlerinde uyurken, 3. Küresel sermayenin Türkiye’de açtığı ekonomik hasar sonucu toplum geçim sıkıntısı çekerken.



Türkiye bu hasarı aşacaktır. Daha da güçlenerek çıkacaktır. Durmuş olan nüfus artışı tekrar harekete geçecektir. Türkiye yeniden ayağa kalkacaktır, şaha kalkacaktır. Türkiye yeniden büyük bir dünya gücü olacaktır. Bunun delillerini bu deprem ortaya çıkartmıştır. Milletimiz, birimiz hepimiz için hepimiz birimiz için anlayışı içinde olduğunu bütün dünyaya göstermiştir. Milletimizin tarihin en büyük milleti olduğunu bu felaket sınamış ve ortaya çıkartmıştır. Bu deprem felaketin ötesinde yeni bir dirilişin habercisi olarak milletimizi dirilişe geçirmiştir. Yapılan fedakârlıklar gösteriyor ki Türkiye yeniden dünyanın en büyük gücü olacaktır, cihat ehli olacaktır. Dünyada adaletin ve hakkın tecellisinin en büyük merkezi olacaktır. Depremin değil i'lâ-yi kelimetullahın, merhametin, adaletin merkezi Türkiye olacaktır.



Depremle ilgili yazı dizimizi 8 makale olarak sunuyorum. Konu başlıkları şunlardır:
 


1- Depremler hava tahmin raporlarında olduğu gibi önceden tahmin edilebilir mi, edilirse ne gibi tedbirler alınabilir?
 

2- Depremler lüzumlu mudur, Yüce Allah depremi niye yarattı?
 

3- Deprem sonunda bazı yabancı kurum ve hasımların tepkisi ne olmuştur, ne dediler?
 

4- Depremi harbe hazırlık tatbikatı olarak görüp ne gibi tedbirler alabiliriz?
 

5- Depremlerde en az hasara maruz kalmak için inşaat, imar, zemin sorunlarının aşılmasında hangi yollar izlenmelidir, inşaat teknolojileri nasıl olmalıdır?
 

6- Yardım faaliyetleri nasıl teşkilatlandırılmalıdır, hangi sıraya göre, nasıl dağıtılmalıdır?
 

7- Depremi müteakip devlet nasıl teşkilatlanmalıdır, depreme müdahale nasıl olmalıdır?
 

8- Deprem sonrası arama kurtarma faaliyetlerinde öncelik dereceleri nelerdir?

 

Bu soruların cevaplandırılmasını 8 makale halinde anlatacağım: Sorulara sondan başlayarak cevap vereceğim. Türkiye önümüzdeki yaz yeni teşkilatlanma modeliyle daha büyük atılım yapacaktır. Bunun böyle olacağına gönülden inanıyorum.


 

DEPREM SONRASI ARAMA KURTARMA FAALİYETLERİNDE ÖNCELİK DERECELERİ NELERDİR?

 

 

Depremin ivmesi 667 gal'dir. Ancak kimi yerlerde yerçekimi ivmesi olan 980 gal'li aşarak yapıları yerle bir etmiş, demiryolu raylarını eğip bükmüştür. Bu, sarsıntı çok korkunçtur. Hatay Havaalanı’nın kalın beton pistini patlatmış, deniz suyunu caddelere atmıştır. Yol ve arazilerdeki derin yarıklar çok ürkütücüdür.
 

Dünya genelinde çıkartılan istatistiklerde depremden sonra ilk 6 saatte kurtarılabilecek kişilerin 80 kurtarılır.  Depremden bir gün sonra sağ kalanlar yalnızca Yüzde 5'dir. Kurtarma ekiplerinin alana gelişleri 4- 6 saati bulabilir. Çevreden yardımcı olanlarla birlikte ilk 6 saatte enkaz altında kalanların Yüzde 75’i kurtarılabilir.

Depremde göçük altında kalan 100 kişiden, kurtarma oranı: ilk yarım saatte Yüzde 17,  bir saatte Yüzde 44, 2 saatte Yüzde 53, 3 saatte Yüzde 58, 4 saate Yüzde 66, 5 saatte Yüzde 74, 6 saate Yüzde 80, 7 saatte Yüzde 82, 8 saatte Yüzde 86, 9 saatte Yüzde 88, 10 saatte Yüzde 89, 11 saatte Yüzde 90, 24 saatte Yüzde 90’a ulaşır.

Yaralanmaların Yüzde 47'si ezik, Yüzde 26'sı kesik ya da yırtık, Yüzde 15'i kırık, Yüzde 12'si cam kesiği, Yüzde 1'i ağır yaralanma, yanık, delinmedir. Ona göre yardım gereçlerinin götürülmesi lazımdır. Özellikle doktor, sağlıkçı, görevlilere çok ihtiyaç duyulur.

Yaralanmaların, Yüzde  57’si kol bacak, Yüzde 17’si baş, Yüzde  8’i göğüs, Yüzde  5 omuz, Yüzde  4 bel, Yüzde  3 sırt, Yüzde  2 kalça, Yüzde  1 batın, Yüzde  0,6 boyun, 0,6 omurga, 2 tüm bedendir.
 

Kurtarma hizmetlerinin zamanla oturmasını beklemek yerine hızla müdahale etmek enerjik şekilde çalışmak gerekiyor. Kurtarma ve barındırma hizmetleri en ivedi durumdur. Çarçabuk başlar,  Çarçabuk biter. Saniyelerin kıymeti vardır. Kurtulan vatandaşların korunması da büyük önem taşır.


Depremin olduğu saate, mevsime göre bu saatler biraz değişmekle birlikte; göçük altında kişi, hava almayan bir yere sıkışmışsa en çok bir saat yaşar. Kişide kanama varsa 2 saat, başı bir yere vurmuşsa 3 saat yaşar. Susuz kalmışsa 2nci gün sonunda Yüzde 10’u, ortalama 6 gün sonunda susuzluktan ölür. 9 günü susuz geçiren insanların Yüzde 90’nın hayatı söner.


Depremden sonra, göçük altında kalanların kurtulması için; ilk 72 saat “altın gün”,  3 ile 4 günler “gümüş gün”, 5 ile 6ncı günler “bronz gün”, 7 ile 8nci günler “bakır”, 9ncu günden sonrası mucize dışında “kara gün”dür. Artık enkaz ve göçükler kaldırılmalıdır.
 

Bu nedenle depreme müdahalede öncelik sırası hayati önem taşır. Bu verilere göre deprem bölgesine uzman personel, doktor, hemşire ve malzeme gönderilmesi özellikle insan kayıplarını asgariye indirir.

 


Öncelikler

1- Arama kurtarma faaliyetleri

2- Barınma hizmetlerinin teşkilatlandırılması

3- Yönetecek bir afet merkezinin kurulması, binalara girişin yasaklanması, bina yakınındaki araçların açık alanlara alınması

4- Arama kurtarma ekiplerinin enkazlara yönlendirilmesi kurtarma faaliyetlerinin başlaması, yolların açılması, yolları kapatan enkazların öncelikle kapatan kısımların kaldırılması

5- Hasar tespiti ve yıkım bölgelerinin listesinin çıkartılması

6- Görev yapacak iş makinelerinin toplanması-çalışma ve kurtarma emirlerinin verilmesi-görev yerlerine sevk edilmesi

7- Gelen kurtarma ekiplerinin tespit edilen görev yerlerine sevki ve gönüllü takviyesi

8- Yıkılan, yol, köprü ve hava alanlarının açılması

9- Baraj, tünel, elektrik santralı ve kritik tesislerin hasar durumunun tespiti, onarımlarına beklemeksizin başlanması

10- Kurtulan vatandaşların ihtiyaç ve barınma sorununu çözmek için çadır, battaniye, hayati malzeme, elektrik (jeneratörlü), ayakyolu, yeme içme ihtiyaçlarının karşılanması

11- Yardımların organizasyonu

      
          Bu başlıkların açıklanmasını devam eden makalelerde açıklamaya devam edeceğim: Kısaca önce kurtarma, sonra barınma, sonra hasar tespiti ve arama kurtarma planlarının bu verilere göre yapılması, devlet gücünün her noktada görülmesi ve gösterilmesi.

 

YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN
https://www.bncmedyahaber.com/yazar-beydabadan-bir-hik-ye-887.html

Kaynak: Editör:
Etiketler: DEPREM, NOTLARI,
Yorumlar
Haber Yazılımı