Yazı Detayı
27 Haziran 2020 - Cumartesi 23:24
 
Prof.Dr. Mirzahan Hizal Yazı Dizisi 2010-2020
Prof. Dr. Mirzahan HIZAL
 
 

YAZILAR! 2010 - 2020                                                         

Prof. Dr. Mirzahan HIZAL                                                                

 

ÖNSÖZ  

        Bu  yazılar  yaklaşık  10  yıl  sürede  dost  gruplarda  paylaştığımız  çeşitli  konularda  yazılmış    makaleleri  ve  notları   derlemektedir.  Farklı  tarihlerde  tekrarlanan  sorunlar  ve  sorular     nedeniyle  bazı  konular   tekrar  açıklanarak  işlenmiştir. 

 

Öncelikle   belirtelim ki   bu   yazılar    gözlem ,  tesbit  ve   eleştiri  ağırlıklı   yazılarıdır.

Neden  eleştiriyoruz ?

 

Eleştirmek ,  yanlış  gördüğünü  söylemek  ve  uyarmak  insanidir . Haksızlık ve yanlışlıklar  karşısında susmak ise Şeytandandır. Eleştirmek  erdemdir. Hiçbirşeyi  eleştirmeyenler  samimi ve   iyi niyetli  olamazlar.

 

Eleştirisiz   İlim   ,  irfan  ve  medeniyet  olamaz . En  geri  kalmış toplumlar  en  az  eleştiri  yapanlardır.

Eleştirmek ,  yermek ,  kötülemek değildir. Kusur  ve  hatalara  dikkat  çekmek , sorgulamak  ve  uyarmaktır.

Ancak her eylem gibi  eleştiri de  samimi , iyiniyetli ve önyargısız  olmalıdır. Kendisinde bulunan bir  kusuru başkasında eleştirmek   akıl  ve  edebe  sığmaz.

 

Bilim ,  akıl  ve  ahlak ,   eleştirmeyi  gerektirir.

Eleştirilmekten  hoşlanmayanlar   hiç  hata  yapmamalıdırlar .

Başkaları  bizi  eleştirmeden  biz  kendimizi  eleştirmeliyiz.

Eleştiri doğruysa faydası yapılana , yanlışsa zararı  yapanadır.

Eleştiriye  tahammülsüzlük  özgüven eksikliği  ve  asıl  eleştirilmesi  gereken  bir  konudur.

Dostlarının  eleştirisini dinlemeyenler  düşmanlarının tuzağına  düşer  .

Dost  acı   söyler , hatanızı  dürüstçe yüzünüze  söyler ,  düşman  hatanızdan  yararlanır .Arkanızdan eleştirir.

Dost  siz  ayaktayken ,  düşman ise  düştüğünüzde  eleştirir.

Eleştiriyi  göğüslemek  ve  hesap  vermek  yiğitlik ,  reddetmek  ve  kaçmak  korkaklıktır.

Övmek   kolay ve  ucuz ,  eleştirmek  zordur . Eleştiren  eleştirdiğini  kanıtlamak  zorundadır.

Eleştiride  haklı  olmak   zihni  performans  gerektirir.

 

Ayrıca  bazıları  görmüyor , göremiyor ,  görmek istemiyor  diye   her şey  yolunda  değildir.

Hataları  ortaya  koymak , onları   yapanların   ve  başkalarının  görüp  ders  ve  ibret  alması   ve  sakınması  için gereklidir.  “ bir  kötülük  gören  kişi  onu  eliyle  düzeltsin ,  buna  gücü  yetmezse  diliyle  düzeltsin (eleştirsin ,  susmasın ) buna da  gücü  yetmezse  kalbinden  buğz (nefret )etsin .”  “  onlar  iyiliği  emreder  ,  kötülüğü  menederler ..”  düsturu  esas  alınmıştır.

 

Bu  yazılar  bardağın  boş  tarafını  gören ve gösteren   yazılardır. Bardağın  dolu  tarafını  görmezsek fazla bir şey  kaybetmeyiz  ama  boş  tarafını    görmemek  çok  zarar  getirir. Bardağın  dolu tarafını görmek kolay ve çoğunlukla  kârlıdır.  Bu  tarafı  herkes  görebilir.  Boş  tarafını  görmek  ise  görene  bir  kâr  getirmez .

 

Bu  yazılarda eleştirilen  hemen  her  konu    örnekleri ,  gözlem   ve   kanıtlarıyla  ortaya  konmuştur.  Objektif  ve  bilimsel  olmaya  özen  gösterilmiştir . Ateist  ve  inkarcı  bakış  açısı  yerine   bilim ,  akıl ,  ve  ahlak referans alınmıştır .   Akla  dayanmayan  , kanıtsız , şahit  ve  isbatsız  bir  eleştiri  ne  kadar  geçersizse , kanıt  ve  gözleme  dayalı  bir  eleştiriyi  reddetmek de  o  kadar  geçersizdir. Bu  itibarla  yapılan  eleştiriler de  elbette   sorgulanabilir ,  bunlara  itirazlar da  yapılabilir  ama  ancak  söz  konusu  kanıt  ve misallerin  geçersiz olduğu ortaya  konulmalıdır. Yani  karşı  delil ve  isbat  getirilmelidir.   Yoksa   “niye  eleştirip  duruyorsun  sen de  kimsin ? “ demek    bilimsel  olmadığı  gibi ,  kibir ,  gurur  ,  hoşgörüsüzlük   ve cehalet  belirtisi   olacaktır.  Hatta  sadece  bu  tür  bir  yaklaşım  bile  yapılan  eleştirilerin  haklılığına  ciddi  bir  kanıt  oluşturur. “ Yarası olan  gocunur “ . Büyük  insanlar ,  değil  eleştiri ,  iftiralardan bile  rahatsız  olmamışlardır. Peygamberler hariç  kimse  hatadan  muaf  değildir. Hiç  kimse  neden  beni  eleştiriyorsun deme  hakkına  sahip  değildir. Eleştiriyorum  çünkü  insanım . Eleştiriyorum çünkü  insansın . Bir  kişi  veya  kurumun  eleştirilmesini ,  sorgulanmasını  yasaklamak  onu  putlaştırmaya  giden  ilk  adımdır .  Toplumlarda    sadece   putlar  ve  diktatörler   eleştirilemez.

 

Yapılan eleştiriler  sadece  gerçeklere  dayandırılmış ,  tahmin  ve  varsayımlardan  kaçınılmıştır.  İddialar  ise  uzmanlık  konularında  ve  kesin  bilgilere  dayanmaktadır.  Eleştirilerin   konusu  tamamen  ve  sadece   teknik  ,  bilimsel  ve  ahlakidir.  Eleştiriler  araştırma  ve  gözlem  ürünüdür ,  sorunları  araştırmaya davettir .

 

Eleştirilerin  amaç  ve  samimiyetine  gelince  .   Öncelikle   amaç  bu  tecrübe  ve  gözlemleri  yapma  fırsatı  olmayan  gençlerin  bilgilendirilmesi  ,  bilginin  yeni  nesle  aktarılmasıdır.  İkinci  olarak ,  gerçeklerin  ifade  edilmesi , tarihe  not  düşülmesi , “ kalmasın  alemde  bir  hakikat  nihan”  anlayışıdır. Ayrıca    elbetteki    toplumun  menfaati  ve  iyiliği  öncelikli  amaçtır.  Olur ki  bu  eleştirilerdeki   bazı  haklılıkları   görüp   çözüm  arayışı  içinde  olanlar  olabilir  . Eleştirilerin  hiçbir  ticari , siyasi ,  ideolojik  amacı  yoktur. Esasen eleştirilerin  büyük  çoğunluğu  sistem , rejim  ve  otoriteye  yöneltilmiştir.  Bu  itibarla    kesinlikle  herhangi bir  maddi  çıkar  veya  makam  ,  mevki  v.b   arayışı  ile   İrtibatlandırılamaz. Eleştiriler   genellikle   akıl  ve  ahlaki referanslara  dayanmakla  birlikte  görülecektir ki  büyük  ölçüde günümüz  müslümanlarına  yöneliktir. Yani   aslında objektif  bir  özeleştiri  niteliğindedir.  Bununla  birlikte  yakın tarihimizde  devletimize , kültür  ve  inancımıza  yapılan  suikastlara  da  öncelikle  dikkat  çekilmiştir.

 

Mevcut  Sistemi , güçlüyü ve otoriteyi eleştirmek  risk  almak  demektir.  Eleştireni  sevmezler  .Yaşanan 15 temmuz  darbe  girişimi  öncesinde  terör  örgütü  başına  tarafımızdan  yöneltilen  çok  ağır  eleştiriler ve  darbe  sonrasında   bir  çoklarının  yaptığı  gibi  siyasi    otoriteye    övgüler  düzmek   yerine  onların  hatalarının  ortaya  konulmuş  olması  ve  yapılan  uyarılar  , eleştirilerdeki  samimiyetin  en  büyük  kanıtıdır.

 

Diğer  bir  konu . Bu  yazılarda  eleştirilen    eğitim ,  ahlak ,  yerli  teknoloji , hukuk , bilimsel  olamamak  gibi  sorunların  maalesef  çoğu  halen  devam  etmektedir.  Bir kısmı ise  aradan  geçen     süre   içinde  kısmen de  olsa  düzelmiş  veya  daha  iyi  duruma  gelmiştir. Emeği  geçenlere   teşekkür  borçluyuz  . İstisnasız  her şeyi  eleştirdiğimiz ,  her  şeye  olumsuz  baktığımız  iddiası  doğru  değildir .   Bu  tür  iftiralar   problemlerin  kaynağındaki  üstakılcı  fesat  unsurlarının  klasik  propogandalarındandır  .  Sağlık  hizmetleri  konusunda   dünyada  en  ön  sıralarda olduğumuz ,   her şeye  rağmen toplumumuzun   fedakarlıkta ,  yardımseverlikte ,  sadakat  ve   kahramanlıkta  eşsiz  olduğu  bir  gerçektir

 

Bu  yazıların  hemen  hepsi  zaten çeşitli  platformlarda  ve    birçok  kişiyle   yazılı  ve  sözlü  olarak   paylaşılmış  ,  ilgililere  ve   umuma  açık  hale  gelmiştir.  Aradan  geçen  bunca  zaman  zarfında  bazı  tenkid , tehdit  ve engellemeler  yapılmışsa da   açıklanan  hususların  ve eleştirilerdeki   iddiaların   yanlış  ve  iftira  olduğu  kimse  tarafından   ne  kanıtlanabilmiş  ne de  tekzip  edilebilmiş  değildir.  Aksine    özellikle  genç  kesim  başta  olmak  üzere   birçok    kişi   teyid   ,   takdir  ve  tebriklerini   ifade  etmişlerdir.

Bu  değerli  insanlara   bir  kez  daha  teşekkür  ediyorum .  Birçok  konuda   yapılan  eleştiriler ,  benzer  gözlem  ve  tesbitlerde  bulunan   ,  yazar  ,  bilim  insanı   ve  düşünürlerden  alıntılarla    desteklenmiş  ve   detaylandırılmıştır. 

 

 
Etiketler: Prof.Dr., Mirzahan, Hizal, Yazı, Dizisi, 2010-2020,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
22 Kasım 2021
ÇOK BASİT NEDENLER
17 Ekim 2021
Paranoya
30 Eylül 2021
Meselelerimiz -2-
27 Eylül 2021
Meselelerimiz -1-
03 Eylül 2021
Lisede ilginç hocalarımız vardı!
25 Ağustos 2021
Devşirmeler -2- Bir Profesörün Ağzından!.. Çok Önemli İtiraflar!..
24 Ağustos 2021
Devşirmeler -1- Bir Profesörün Ağzından!.. Çok Önemli İtiraflar!..
19 Ağustos 2021
Önden Gidenler
15 Ağustos 2021
Bilgiyi İşlemek ve Üniversiteler
08 Ağustos 2021
Sebepler ve Sonuçlar
31 Temmuz 2021
Kayıtsız ve Şartsız mı?
23 Temmuz 2021
Çare ve Çözüm
07 Temmuz 2021
Ötekileştirmek
03 Temmuz 2021
Merdiven
26 Haziran 2021
Kökler
21 Haziran 2021
Ölçüler
19 Haziran 2021
En Mükemmel Din
17 Haziran 2021
Asıl Mesele
15 Haziran 2021
Manevi Bir Hastalık
09 Haziran 2021
Dinlerden Bir Din mi?
13 Mayıs 2021
BİZDEN misiniz?
11 Mayıs 2021
Arslanlar ve Sırtlanlar
06 Mayıs 2021
Meselenin Özü Nedir?
04 Nisan 2021
Neden Olmaz?
19 Şubat 2021
Altın Kafes -2-
17 Şubat 2021
Altın Kafes -1-
12 Şubat 2021
MIŞ GİBİ Yapmak!..
30 Ocak 2021
AMAZON Açık ama
28 Ocak 2021
DİJİTAL DÜNYA - ALİS Harikalar Dünyası
16 Ocak 2021
Yerli sanayi konusunda bir soru üzerine!.. “Sizi gidi montajcılar
13 Ocak 2021
Sahte İçki -2-
08 Ocak 2021
Sahte İçki -1-
29 Aralık 2020
Ne Ekerseniz
05 Aralık 2020
Hangi Yüzle?
05 Aralık 2020
Alim - Amir
29 Kasım 2020
Övmek Övünmek
21 Kasım 2020
Feraset, Dirayet, Basiret
29 Haziran 2020
bncmedyahaber.com Yazarı Prof. Dr. Mirzahan HIZAL Kimdir ?
Haber Yazılımı