Reklamı Geç
YAZARLAR
Yunanistan ve Adalar Meselesi Yahut; "Aslanı Kediye Boğdurmak"
Suat GÜN / Gazeteci - Yazar
07 Eylül 2020 - Pazartesi 10:20

Yunanistan ve Adalar Meselesi Yahut; "Aslanı Kediye Boğdurmak"

 

 

Eski TBMM Başkanlarımızdan Sn. Hüsamettin Cindoruk’un şöyle bir demeci yayınlandı: “Yunanistan krizi Meis Adası'na asker gönderecek derecede tırmandırdığına göre bizim de Yunanistan politikalarımızda bazı değişiklikler yapmamız gerekir” 

“Türkiye, Lozan Antlaşması'nda silahsız statüde kalmaları kaydıyla egemenliği Yunanistan'a verilmiş olan adalardaki silahlanmaya derhal son verilmediği takdirde, bu adaların Yunan egemenliğinde kalmasını tanımayacağını, dolayısıyla kendisine verilmesi gerektiğini ortaya koyan bir yeni politikaya yönelmelidir. Bu konuda BM dahil bütün uluslararası platformlarda girişimler yapılmalı ve gerekirse bir süre verilmelidir.”

“Egemenliği anlaşmalarla Yunanistan'a verilmemiş olan ve dolayısıyla bize ait olması gereken bütün adalar ve kayalar konusunda Atina'nın müzakereden kaçınması halinde Türkiye bu adalar ve kayalıklara el koyacağını açıklamalıdır. Atina, Ege'deki bütün sorunları Türkiye ile doğrudan müzakere etmemekte ısrar edecekse, Türkiye'nin hak ve menfaatlerini korumak amacıyla harekete geçeceği ilan edilmelidir.”

HARİTA-1

 

Yukarıdaki haritaya bakıldığında Türkiye’nin boğazının sıkılması için kasten böyle bir düzenleme yapıldığını görürsünüz.

Çanakkale Boğazı’ndan çıkan bir Türk gemisinin Yunan karasularından geçmeden Akdeniz’e açılaması mümkün değildir.

Bu adalar Yunanistan’a devredilirken, geçmiş dönemdeki yönetimler şöyle hata yapmıştır, böyle hata yapmıştır, konuları artık geride kalmıştır. Bu adalar, Yunanistan’ın şahsında, İngiltere tarafından elimizden alınmıştır. Esasen; Kurtuluş Savaşı, Yunanistan’ın şahsında başta İngiltere olmak üzere bütün Avrupa devletlerine karşı kazanılmış bir zaferdir. Lozan sulh görüşmelerinde Türkiye’yi antlaşmaya zorlamak için Lord Gürzon defalarca tehdit etmiş, tekrar savaş açılacağından söz etmiştir. Lozan görüşmelerinde; diplomatlarımızın acemilikleri vardır, düşman devletler hakkında istihbarat toplayacak bir teşkilat yoktur, onların kamuoylarının savaşa eğilimi olup olmadığını araştıracak diplomatik kadro mevcut değildir. Heyetimizin Ankara ile yaptığı muhaberat İngilizler tarafından dinlenmiştir. İstanbul Hükümeti’nin diplomatik kadrosundan ve tecrübeli elemanlarından istifade edilememiştir. TBMM’ndeki muhalif kadronun eleştirileri dikkate alınmamıştır. Bütün bunlar gerçektir ancak yapılan antlaşmanın hak doğurucu yükümlülükleri Yunanistan tarafından aşındırılmıştır, bu güne kadar; Türkiye, antlaşmaların doğurduğu hak ve yükümlülükleri sıkı şekilde takip etmemiştir. Adalar silahlandırılmıştır. ll. Dünya Savaşı sonrası, iç savaş ve kıtlıktan ölen Yunanistan’a, Türkiye gıda yardımı yapmış, buna ilave olarak; 1947’de yapılan Paris Antlaşması ile 12 Adaları, İtalya’nın Türkiye’ye iade etmek istemesine rağmen Yunanistan’a hediye edilmiştir.  Bu siyasi hataları, basiretsizlikleri-cesaretsizlikleri anlatacak değiliz. Antlaşmalardan doğan haklarımız vardır. Zaman ve şartlar değişmiştir, antlaşmalar açıkça çiğnenmiştir, aslanı kediye boğduran prangaları kırmanın zamanı gelmiştir.

Lozan’da egemenliği Yunanistan’a devredilen adaların askersiz olacağı ve mahalli bir idareye sahip olacağı kabul edilmiştir. Bunun anlamı şudur: 1. Ada halkının kendi içinde teşkil edeceği emniyet asayiş güçleri olacaktır, ağır silahlar bulunmayacaktır. 2. Yönetimler dışta Yunanistan’a bağlı olsalar da her ada kendi özerk yönetimini kuracak iç işlerinde serbest olacakları anlamına gelmektedir.

Bu hükümler Türkiye tarafından şöyle tefsir edilebilirdi: Adalarda Yunanistan’ın merkezi ordusuna bağlı birlikler bulundurulmayacak, askeri amaçlı hava alanları yapılmayacak, deniz kuvvetlerine ait limanlar bulunmayacak, Adalar denizindeki adaların karasuları 3 milden fazla olmayacak, adalar merkezden değil mahallinden yönetilecektir…

Sn. Cindoruk’un söylediği gibi Türkiye dış politikasında Yunanistan’a karşı yeni bir aşamaya geçmek zorundadır.

Antlaşmaları ihlal ettiği ve savaşa sebebiyet verdiği için harp tazminatı olarak Yunanistan’dan Eğriboz adası alınmalı ve Adriyatik Denizi’nde Korfu Adası’nın Türk- Arnavutluk ortak yönetimine devredilmesi istenmelidir.  Böyle yapıldığında Yunanistan Türkiye’ye karşı bir tehdit olmaktan çıkar. Yunan halkı zamanla Kanada, ABD, Fransa, Avustralya gibi ülkelere göçerek nüfusu 4 milyonun altına iner. Dimitri Kiçikis’in dediği gerçekleşir, bir Türk-Yunan federasyonu kurulur. Bu iş harpsiz olmayacak gibi gözüküyor. Bizce aslanı kediye boğduran bu haritaların yırtılıp atılmasının zamanı gelmiştir.

HARİTA 2

HARİTA 3

Yarınki yazımızda Türk-Yunan savaşı senaryosunu değerlendireceğiz.

 

 

 

Adınız
Yorumunuz
Hiç yorum yapılmamış.

Diğer Yazıları

SEÇİM SONUÇLARI ANALİZİ
SERGEY VİKTOROVİÇ LAVROV’UN ANKARA ZİYARETİ ORTAK BASIN TOPLANTISI
İSRAİL’İN 2023 GAZZE SALDIRISI
FİNLANDİYA’NIN NATO’YA GİRİŞİ
DEPREMLER SENTETİK OLARAK YAPILABİLİR Mİ? HAARP TEKNOLOJİLERİ DOĞRU MU? MARAŞ DEPREMİNDE BÖYLE BİR ŞÜPHE VAR MI? -1-
DEPREMLER SENTETİK OLARAK YAPILABİLİR Mİ? HAARP TEKNOLOJİLERİ DOĞRU MU? MARAŞ DEPREMİNDE BÖYLE BİR ŞÜPHE VAR MI?
DEPREM NOTLARI
BEYDABADAN BİR HİKÂYE:
DEPREM TESPİTLERİ
BÜYÜK YALAN!.. ÇÖKTÜ!..
Kamu Diplomasisi ve Yumuşak Güç Hakkında
Bu Kirli Savaşın Arkasında Kimler Var?
Rus Milli Güvenlik Doktrinindeki Gelişme Ve Rusya’nın Yeniden İmparatorluk Kurma Hevesi
RUSYA FEDERASYONU MÜSLÜMANLARINA BİLDİRİ
RUS YAYILMACILIĞI’NIN ORTAYA ÇIKIŞI
PUTİN’İN NÜKLEER FİYASKOSU YA DA BLÖFÜ
RUSYA’NIN UKRAYNA’YI İŞGALİ MESELESİNE GİRİŞ (İngilizce Tercümeli)
İHRACATTAKİ ARTIŞ
MODERNİZMİN ÇÖKÜŞÜ
TÜRKİYE’NİN GELECEK VİZYONU (2050-2070)
GELENEKSEL TIP VE PİLPUT MUCİZESİ -II-
GELENEKSEL TIP VE PİLPUT MUCİZESİ -I-
BÜYÜK FRANSIZ İHTİLÂLI - YAKOBİZM-JAKOBENLER
İngiliz İstihbaratının Büyüme Modelleri - İngiliz İstihbaratçıları Hakkında Son Notlar-Vll-
İngiliz İstihbaratının Büyüme Modelleri - İstihbaratlar Savaşı Hakkında İngilizce Notlar -Vl-
İngiliz İstihbaratının Büyüme Modelleri - Büyük Arabistan Projesi -V-
İngiliz İstihbaratının Büyüme Projeleri & Arnavutluk
Batının Tasarladığı Büyüme Projeleri Ve İttihat Terakki Örneği
Batının Kurgusu Ve Zihniyet Yapısı İstihbaratı Nasıl Etkiliyor?
İstihbaratın Anlamı ve Batı Düşüncesi
Yapay Zekâ Meselesi
Cinayet Şebekesi İsrail, Filistin'de Gazze'de Ne Yapıyor?
Ermeni Soykırım Meselesi
Montrö Boğazlar Sözleşmesi Üzerinden Siyaseti Yönlendirme-Yanıltma
Irak ve Suriye’de Sınır Düzeltmesi Nasıl Olmalıdır?
Irak-Suriye Hudut Sorunu
Gara Operasyonu Türkiye’nin Güney Hudutları Meselesi
Irak ve Suriye Hudutları Meselesine Giriş
Gazetecilik Sorunları, Basın Kartı, İnternet Medyası vs.
Covid-19 Dönemi ve Sonrasında İstihbarat
Doğu Türkistan Meselesi
Dağlık Karabağ'da Kapsamlı Bir Antlaşma Nasıl Olacaktır? Nasıl Olmalıdır?
Dağlık Karabağ Barışı
ABD Seçimlerini Eşekler mi? Yoksa!.. Filler mi Kazanır?
Azerbaycan Ermenistan Savaşı
Türk Yunan Savaşını Kim Çıkaracak? Nasıl Sonuçlanacak?
Beyrut Limanı'na Yapılan Sabotaj “İsrail Ve Hizbullah Bu İşin Neresinde?”- “Lübnan’ın Geleceği”
Beyrut Limanına Yapılan Sabotaj -III-
Beyrut Limanına Yapılan Sabotaj -II-
BEYRUT LİMANI’NA YAPILAN SABOTAJ İSRAİL VE MOSSAD İŞİ Mİ?
Kazakiztan'ın Bağımsızlığı ve Yükselişi
ABD’NİN BÖLÜNME İŞİNİ KİM YAPACAK? -I-
ABD Nasıl Bölünecek? Kaç Parçaya Bölünecek, Bu İşi Kim Yapacak?
ABD Nasıl Bölünecek?
ABD Bölünme Tehdidi Altında -IV-
ABD Bölünme Tehdidi Altında -V-
ABD Bölünme Tehdidi Altında -III-
ABD Devlet Felsefesinin Çürümüşlüğü ve Devlet İçi Çatışmanın Derinleşmesi Meselesi -II-
ABD Olayları - Halka Yönelik Polis Zulmü -I-
BNC Medya Haber Yazarı SUAT GÜN Kimdir ?