Reklamı Geç
HABER DETAY
Sivas Gemerek’te bir Tarım skandalı. Mağdur bir Profesör!
Ülke genelinde bir tarım krizi yaşanır ve fiyatlar kontrol edilemezken, kimileri de krizi fırsata çevirmek için gayrimeşru yollara başvuruyor. Sorun sadece zincir marketlerde değil, mevzuattan kaynaklanan sorunlar da var, bürokrasiden kaynaklanan sorunlar da. Bürokrasideki hukuk dışılığa örnek olacak bir olay da Sivas’ta bir Profesörün başına geldi. Bir zamanlar araştırma yapmak için evinin önündeki saksılara birkaç kök kenevir eken Prof. Dr. Abdullah Çoban o zaman da mahkemelik olmuştu. Prof. Çoban’ın şimdi de başı Tarım Bakanlığı bürokrasisi ile dertte. Abdullah Çoban milli duruşu ve çabaları ile ülke genelinde tanınan bir isim. Onun başına bu işler gelebiliyorsa, kim kendini güvende hissedebilir ki!
04 Nisan 2022 - Pazartesi 13:07
GÜNDEM

Bu işler böyle giderse 1 Kg Domates 30 Lira da olur 50 Lirada

Sivas Gemerek’te bir Tarım skandalı. Mağdur bir Profesör!

 

KASAP ET DERDİNDE

KOYUN CAN DERDİNDE..

 

Sivas - Gemerek / 4 Nisan 2022

 

Ülke genelinde bir tarım krizi yaşanır ve fiyatlar kontrol edilemezken, kimileri de krizi fırsata çevirmek için gayrimeşru yollara başvuruyor.
 

Sorun sadece zincir marketlerde değil, mevzuattan kaynaklanan sorunlar da var, bürokrasiden kaynaklanan sorunlar da.
 

Bürokrasideki hukuk dışılığa örnek olacak bir olay da Sivas’ta bir Profesörün başına geldi. Bir zamanlar araştırma yapmak için evinin önündeki saksılara birkaç kök kenevir eken Prof. Dr. Abdullah Çoban o zaman da mahkemelik olmuştu. Prof. Çoban’ın şimdi de başı Tarım Bakanlığı bürokrasisi ile dertte. Abdullah Çoban milli duruşu ve çabaları ile ülke genelinde tanınan bir isim. Onun başına bu işler gelebiliyorsa, kim kendini güvende hissedebilir ki!

 

TARIM ALANINI MERA YAPMIŞLAR

 

Bir yandan Cumhurbaşkanı her karış toprağın ekilmesi çağrısını yaparken Gemerek’te Prof. Çoban’ın kiralayarak  kıraç araziden tarım arazine çevirdiği araziyi ilçe tarım müdürlüğü meraya dönüştürdü.
 

Prof. Çoban bu olayı, sorumuz üzerine şöyle açıkladı: “Ben burayı kiralamadan önce araziyi sel bastığı için kumla kaplı olduğundan önceki kiracılar kiralamaktan vazgeçtiler. Bunun üzerine de araziyi ben kiralamıştım. Kendime ait tarla dâhil bütün kiraladığım arazileri 20 yıl içerisinde birinci sınıf tarım arazisi haline, yanmış hayvan gübresi, kömürden üretmiş olduğum hümik ve fulvik asit esaslı gübrelerle birinci sınıf tarım arazisine çevirdim. Biri tarlanın batı ucunda diğer ikisi ise bu tarlaya 1-1.5 km uzaklıkta olmak üzere üç adet sondaj kuyusu ile sulanabilir hale de getirdim ve etraflarına 3,000 adet meşe ve selvi ağaçları diktim. Bu arazileri sulayabilmek için kendime ait elektrik hattımı da çektirdim. Pano ve trafolarını da yerleştirdim. 7-8 yıl önce kendi arazimin bitişiğindeki bir tarla içerisine besi ahırı inşa edildi. Bu besi ahırına da elektriği benim hattımdan verdim. Besi ahırının doğusunda ise 15-20 dönümlük mera vasfına sahip arazi bulunmaktadır. Dere yatağı olduğu için kumla kaplanmakta ve tarım için uygun değildir. Ayrıca toplulaştırma ile ilgili bazı dedikodular kulağımı geldiğinde Sivas DSİ İl Müdürünü aradım. Toplulaştırma esnasında bahsi geçen arazileri 2029’kadar kiraladığımı ve bu konuda bir yanlışlık yapılmamasını söyledim. DSİ Sivas İl Müdürü biz bu konuda yetkiliyiz diyerek hiçbir mağduriyet yaşamayacağımı belirtti. Şimdi ise iş bu duruma kadar geldi. Diğer bir yandan Gemerek Milli Emlak’a 2029’a kadar kiraladığım arazilerin 2021-2022 yılları arasındaki kirasını yatırmaya gittiğimde toplulaştırma olduğu için kirayı alamayacaklarını belirttiler. Geçmişe yönelik kiranın Milli Emlak tarafından alınmaması ise bu işin içinde ayrı bir çapanoğlu olduğunu gösteriyor. Şimdi ise eski sözleşmelerin geçerli olmayıp yeniden sözleşme yapılması gerektiğini söylüyorlar. Bu durumda şimdiye kadar bana tahsis edilen 120 dönümlük kira bedelini ödediğim, alın terim ile kumlu kullanılmaz bir yapıdan 1 sınıf tarım arazisi haline getirdiğim, çocuğum gibi büyüttüğüm ve bu araziye yaptığım emeklerimin karşılığını ve haklarımın geri iade edilmesin istiyorum.”

 

BU ÜLKE NEDEN BÖYLE

NEDEN İKİ YAKAMIZ BİR ARAYA GELMEZ!


Bu olay “Bu ülke neden böyle ve neden iki yakamız bir araya gelmez” sorusunun cevabını içinde saklamaktadır.


120 dönümlük hazine arazinin tamamı toplulaştırma sonucunda tek tapulu 120 dönüm hazine arazisi olması gerekirken, ikiye ayrılıp arazinin 73 dönümlük kısmının vasfı değiştirilerek meraya çevrilmesinin maksadını sorduk. Prof. Çoban bu konuda da şöyle dedi: “Tarafımdan her türlü gerekli bakımlar ve harcamalar yapılarak birinci sınıf tarım arazisi haline getirilen ve yonca yetiştirilen bu arazilerin mera vasfına dönüştürülmesi çok yanlış bir uygulamadır. Birinci sınıf bir tarım arazisinin mera olarak değil tarımda kullanılması halinde hem tarıma hem de hayvancılığa daha fazla katkısı olacaktır. Mera haline getirilen bu arazi artık sulanmayacağı için herhangi bir ot bitmeyecektir. Dolayısıyla yonca ekili hali ile arazi hayvancılığa çok daha büyük katkı sağlamaktadır.”

 

BU İŞLERİ KİM VE NEDEN BÖYLE YAPTI?


Bu arazinin vasfının meraya dönüştürülmesinin arkasındaki planın ne olduğunu araştırdık. Mera’ya çevrilen 73 dönümlük arazinin ileride hayvancılığa uygun denilerek bürokrasiyi iyi bilen rantı kendi ve çevresinde paylaştırabilen pazarlık gücü yüksek memurların olduğu iddiası bizi şok etti. Biraz daha konuyu araştırdığımızda, 73 dönümlük arazinin mandıra ve çiftlik sahibi kişilere peşkeş çekilmeye çalışıldığı iddiaları ise yenilir yutulur cinsten değildi. İl Tarım Müdürü Çoban’a daha önce, “İl Tarım Müdürlüğüne ait mera arazisi ne kadarsa ona eşit miktarda toplulaştırmadan sonra mera vasfında arazi verilmesi gerektiğini” belirtmiş. Bu ise olayın daha da vahim bir hal aldığını göstermektedir..


Kıymetlenebileceği tahmin edilen yerlerdeki mera vasfındaki arazilerin hazine olarak kaydedildiği ve bu vasıf değişikliğinden sonra kiracılara satılarak çok büyük rantlar elde edilebileceğini göstermektedir.


Ülkemizde tarım alanında bu kadar sıkıntısı varken ve çare aranırken acaba Prof. Çoban’ın kiralamış olduğu, mera vasfına çevrilen 73 dönümlük arazi yerine hangi bölgede mera arazisi hazineye çevrilerek kimlere rant sağlanmaya çalışılmaktadır?


Bir kişiye yapılan bir haksızlık bütün bir topluma yöneltilmiş bir tehdit olduğuna göre, bu şartlarda bürokratik kumpaslarla köşeye sıkıştırılan esnaf, ziraatçı ne yapabilir ki?


Şimdi merak ediyoruz; 2029 yılına kadar kira sözleşmesi olan ve Prof. Dr. Çoban tarafından kiralanan bir arazi kendisine iade edilecek mi ve satılması halinde önceliğin hak sahibine ait olduğu gerçeği ve hukuki gereğine ilişkin kurala uyulacak mı? Adamına göre hukuk olmayacağına göre, böyle bir ihtimalin konuşuluyor olması aslında ayrı bir sorun olarak not edilmesi gereken bir durum olarak önümüzde durmaktadır.


Merayı hazineye, hazineyi meraya çevirerek rant sağlayan ekibin DSI’den, Milli Emlak’tan, Toplulaştırma İdaresinden, Mera Komisyonu’ndan, Muhtarlıktan, İlçe Tarımdan, İl Tarım’dan uzaklaştırılarak haklarında gerekli işlem yapılacak mı?


Artık uzmanlar sağlık ve gıda bir milli güvenlik sorunu haline geldiği için, biyolojik savaş tehditdi ve Bio terör, BioHacker tehditleri de göz önüne alındığında, MİT, Jandarma ve emniyet istihbaratın bu konuya ayrı ve özel bir önem vermesinin şart olduğunu söylüyorlar.


Prof. Çoban umudunu kaybetmemiş, bakanlık yetkililerinden, Valilik’ten, meslek örgütlerinden konuyu takip etmelerini bekliyor.

 

İlgili Fotoğraflar
Sivas Gemerek’te bir Tarım skandalı. Mağdur bir Profesör! Sivas Gemerek’te bir Tarım skandalı. Mağdur bir Profesör! Sivas Gemerek’te bir Tarım skandalı. Mağdur bir Profesör! Sivas Gemerek’te bir Tarım skandalı. Mağdur bir Profesör! Sivas Gemerek’te bir Tarım skandalı. Mağdur bir Profesör! Sivas Gemerek’te bir Tarım skandalı. Mağdur bir Profesör! Sivas Gemerek’te bir Tarım skandalı. Mağdur bir Profesör!
Adınız
Yorumunuz
Hiç yorum yapılmamış.