Reklamı Geç
HABER DETAY
1 Teklifim Var!.. Hem 500 Kat Fazla Verim Elde Edelim! Hem de Ormanlarımız Geri Gelsin!
Muhammet Binici yazdı.. "1 Teklifim Var!.. Hem 500 Kat Fazla Verim Elde Edelim! Hem de Ormanlarımız Geri Gelsin!"
20 Ağustos 2021 - Cuma 08:55
GÜNDEM

1 Teklifim Var!..

Hem 500 Kat Fazla Verim Elde Edelim! Hem de Ormanlarımız Geri Gelsin!

 

Ormanlarımız, oksijen kaynaklarımız bir bir gözümüzün önünde eş zamanlı cayır cayır yakıldı. Yanan ağaçlarını çıtırtısı, hayvanların imdat çığlıklarıyla, hayatını kaybeden vatandaşlarımıza yüreklerimizi dağladı.

 

Kimini, terör örgütleri kundakladı, kimi uydudan yakıldı. Kimi yangın ise küresel ısınmaya bağlandı.

 

Daha önceki makalelerimde, TV programlarımda küresel elitlerin amaçlarından sıklıkla bahsetmiştim. Bunların tek bir projelerinin olduğunu, yeri geldikçe üzerinde durmaya anlatmaya çalışmıştım. (1)

 

Artan işsizliğin, ekonomik bunalımların, yıkılan ailelerin, yok olan nesillerin, küresel ısınmanın, şu içinde bulunduğumuz salgının, büyük sıfırlamanın, çıkan yangınların ardında hep bunların olduğuna işaret etmiştim.

 

Bu makalemizde bir sosyal medya platformu üzerinden Yalçın Bayer’in gönderdiği Mümtaz Möröy’ün kaleme aldığı bir makale ile çok uzağa değil 1914 yılına gideceğiz: Yılmaz Möröy: “Yıl 1914 I. Dünya Savaşı” yılları ve Amerikan doları üzerinde "Kenevir" tarımı yapan çiftçiler... Bunu aklınızın bir köşesinde tutunuz ve okumaya devam ediniz.

 

 

Endüstriyel kenevir sadece bir tarım bitkisi değildir! Petrolün ve doların panzehiridir!

 

KENEVİR NASIL YASAKLANDI?

 1. Bir dönümlük kenevir, 25 dönümlük orman kadar oksijen üretir.

 

 2. Yine bir dönümlük kenevirden, 4 dönüm ağaca eş kâğıt üretilebilir.

 

 3. Kenevir tam 8 kez kâğıda dönüştürülebilirken, ağaç 3 kez kâğıda dönüştürebilir.

 

 4. Kenevir 4 ayda yetişir, bir ağaç ise 20-50 yılda.

 

 5. Kenevir, gerçek bir radyasyon temizleyicidir.

 

 6. Kenevir dünyanın her yerinde yetiştirilebilir ve çok az suya ihtiyaç duyar. Ayrıca kendisini böceklerden koruyabildiği için tarım ilacına da ihtiyaç duymaz.

 

 7. Kenevir ile yapılan tekstil ürünleri yaygınlaşırsa, tarım ilacı sektörü tamamen ortadan kalkabilir.

 

 8. İlk kot pantolon, kenevirden yapılmıştır; hatta “KANVAS” kelimesi kenevir ürünlerine verilen isimdir.

 

Kenevir ayrıca ip, halat, çanta, ayakkabı, şapka yapımı için de ideal bir bitkidir.

 

 9. Kenevir, AİDS ve kanser tedavisinde kemoterapi ve radyasyon etkisini azaltma; romatizma, kalp, sara, astım, mide, uykusuzluk, psikoloji, omurga rahatsızlıkları gibi en az 250 hastalıkta kullanılmaktadır.

 

 10. Kenevir tohumunun protein değeri çok yüksektir ve içindeki iki yağ asidi de doğada başka hiçbir yerde bulunmamaktadır.

 

 11. Kenevirin üretimi soyadan bile daha ucuzdur.

 

 12. Kenevirle beslenen hayvanlar, hormon takviyesine ihtiyaç duymaz.

 

 13. Plastik ürünlerin tamamı, kenevirden üretilebilir ve kenevir plastiğinin doğaya dönüşmesi oldukça kolaydır.

 

 14. Bir arabanın gövdesi kenevirden yapılırsa, dayanıklılığı çelikten tam 10 kat fazla olur.

 

 15. Binaların yalıtımı için de kullanılabilir; dayanıklı, ucuz ve esnektir.

 

 16. Kenevirle yapılan sabunlar ve kozmetik ürünler, suyu kirletmez; yani tamamen doğa dostudur.

 

Amerika’da 18. Yüzyılda kenevir üretimi zorunluydu ve üretmeyen çiftçiler hapse atılıyordu. Ancak durum şimdi tam tersi. NEDEN?

 

 -W. R. Hearst, 1900’lü yıllarda Amerika’da gazete, dergilerin ve medyanın sahibiydi. Ormanları vardı ve kâğıt üretiyordu. Eğer kenevirden kâğıt yapılırsa, milyonlarını kaybedebilirdi.

 

 -Rockefeller, dünyanın en zengin adamıydı. Petrol şirketi vardı. Bio yakıt olan kenevir yağı da, elbette onun en büyük düşmanıydı.

 

 -Mellon, Dupont şirketinin ana hissedarıydı ve petrol ürünlerinden plastik üretmek için patente sahipti. Ve kenevir endüstrisi, onun pazarını tehdit ediyordu.

 

 -Sonra ise, Mellon ABD Başkanı Hoover’in Hazine Bakanı oldu. Bu bahsettiğimiz büyük isimler yaptıkları toplantılarda, kenevirin bir düşman olduğuna karar verdiler. Ve onu ortadan kald"ırdılar. Medya aracılığıyla, marihuana sözcüğüyle birlikte keneviri, insanların beynine, zehirli bir uyuşturucu olarak kazıdılar.

 

Kenevir ilaçları piyasadan çekildi, bunun yerini bugün kullanılan kimyasal ilaçlar aldı. Kâğıt üretimi için, ormanlar katledildi. Tarım ilaçları ile zehirlenme ve kanser vakaları arttı. Ve derken dünyamızı plastik çöplerle, zararlı atıklarla donattık…”

 

Türkiye’de kenevirin denetimli ekilmesi kararının alınabilmesi için Teknovia, Söz Meydanı programlarımız ve dosya haberlerimizle sıklıkla gündemde tutmuş ve devletimizin geleceği milletimizin bekası için kenevirin hayati önem arz ettiğinin üzerinde durmuştuk. Durmaya devam ediyoruz. (2) (3)

 

Şimdi ise yanan ormanlarımızı geri getirmemizin en iyi şartlarda 50 yıl olduğunu biliyoruz. Yani tam bize 50 yıl kaybettirdiler. Mademki küresel elitler bizim ciğerlerimizi yaktı. Biz onların ciğerini yerinden sökelim: Gelin 7’den 70’e yanan ormanlarımıza kenevir ekelim.

 

Nasıl mı?

 

Türkiye yanan ormanlardaki ağaçların yerine yenilerini dikerken yanan yok olan alanlara da kenevir ekilerek en fazla 1 yılda yanan ormanlarımızın bize sağladığı katkıyı tekrar geriye katlayarak getirebiliriz.

 

Böylece;

 

- Bir dönümlük kenevir ile 25 dönümlük orman kadar oksijen üretebiliriz.

 

- Yine bir dönümlük kenevirden, 4 dönüm ağaca eş kâğıt üretebiliriz.

 

- Kenevir 4 ayda yetişiyor, bir ağaç ise 20-50 yılda. 4 ayda üretilen kenevirden elde edilen kâğıt atıkları tam 8 kez kâğıda dönüştürülebilirken, 25-50 yılda yetiştirilen ağaçtan elde edilen kağıt atıkları ise sadece 3 kez dönüştürebiliyor. Bu sebeple kâğıt için var olan ağaçlarımızı da kesmeyelim. En iyi ihtimalle bir ağacın 25 yılda olgunluğa ulaştığından yola çıkacak olursak; kağıt üretimi için kenevir ağaçtan 500 kat daha verimli hesap ortada..

 

- Kenevir, gerçek bir radyasyon temizleyicidir, çevremizdeki elektromanyetik frekansların zararlarını da kenevir ekerek ortadan kaldırabiliriz..

 

- Kenevir dünyanın her yerinde yetiştirilebiliyor ve çok az suya ihtiyaç duyuyor. Ayrıca kendisini böceklerden koruyabildiği için tarım ilacına da ihtiyaç duymuyor.

 

- Kenevir ile yapılan tekstil ürünleri yaygınlaşırsa, tarım ilacı sektörünü tamamen ortadan kaldırabiliriz.
 

 

Bu ne demektir? Küresel elitlerin(!) insanlıkla alay edercesine oyun oynamalarının sonu demektir. Küresel esaretten kurtuluş demektir. Yalanlardan, aldatıcı reklamlardan kurtuluş, tam bağımsızlık ve insani değerlerin yeniden yeryüzüne hâkim olması demektir.

 

Selam ve Dua ile Allah'a Emanet Olunuz!..

 

 

 

Kaynakça            1- https://www.youtube.com/watch?v=23kPFBTMuMs&t=17s

                           2- https://youtu.be/aKZI5yENhz0

     3- https://www.youtube.com/watch?v=7Kf0wSI88n4

 

YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN
https://bncmedyahaber.com/yazar-bilisim-suclari-ve-banka-kartlari-dolandiriciligi--2--617.html

Adınız
Yorumunuz
İbrahim TATLI - 22 Ağustos 2021  
Bizim ülkemizde buna ses verecek bir yönetim olduguna ve olacağına inanmıyorum sizin kadar en az onlarda biliyorlardı emeğine sağlık

Muhammet Binici - 21 Ağustos 2021  
Abdülkadir Gürel Bey- Makalemle ilgi hakaretinizi üzüntü ile okudum. YRP kurulalı 2 yıl bile geçmemiştir. Ben bu konuların programını 3 - 4 yıldır yapıyorum. Bu konuları sahiplenmeniz çok güzel ama nezaketsiz bir adam olduğunuz için size aferin bile diyemeyeceğim. Makaleyi sonuna kadar okusaydınız keşke "Dosya Haberi 2018" de yapmışım. O zaman Doğan Aydal ve YRP nerede idi? Bu cevabı siz kırmızı çizgimi geçtiğiniz için verdim. Yaptığınız eleştiri için teessüf ederim.

Abdülkadir gürel - 21 Ağustos 2021  
Yani çalıntı yaptığım yeniden Refah Partisi doğan Aydal ı söylememen ne büyük terbiyesizlik. şey gibi misafirliğe gitmişsin gözler fıldır fıldır namussuzluk bu

Hatice - 21 Ağustos 2021  
Çok harika bir fikir-sizi tebrik ve takdir ediyorum Muhammed Bey" ˮˮˮSizin şer sandıklarınızdan hayır-hayır sandıklarınızdanda şer çıkarˮˮˮ Ayeti Kerime

Keko - 20 Ağustos 2021  
Ancak buraları yaktıranların böyle bir derdi yok. Daha yangın yeni başlamışken imarı Turizm Bakanlığına verildi. Büyük bir kısmı maden izni.

Ömer Güneş - 20 Ağustos 2021  
Peki hocam iyi güzel söylüyorsunuz ağzınıza yüreğinize sağlık ama devletin bu konuda ön ayak olup zararsız olan şekliyle üretime ve de buna bağlı olarak satış pazarlamaya bir yol çizmesi gerekmez mi. Yani biz halk olarak zaten hep devletimizin arkasındayız. Özetlersek eger Bir evde baba ne yol gosterirse çocuklar o yoldan gider .